OSTEOPOROZ NEDİR?
Osteoporoz; düşük kemik kütlesi ve kemik mikro mimarisinde bozulma ve buna bağlı olarak kemiklerde kırılganlığın artması, genellikle omurga, radius ve kalçada olmak üzere fraktür (kırık) riskinin yükselmesi ile tanımlanan bir hastalık olarak kabul edilmektedir. Ayrıca osteoporoz önemli bir toplum sağlığı sorunudur. Günümüzde dünya nüfusunun yaş ortalamasının gittikçe artıyor olması, osteoporozun görülme sıklığını da artırmaktadır.
Bununda gelecekte, toplumlar üzerinde ekonomik bir yük oluşturması beklenmektedir (Özgürtaş ve ark 2000, Hvas L 2006). Kemik dokusundaki kayıpların önemli bir miktarı menopoz başlamasından sonraki ilk 10 yılda görülür ve bu kayıp artarak devam eder (Özgürtaş ve ark 2000, Chesnut ve Rosen 2001). Osteoporozda ilk belirti genellikle vertebral kemiklerdeki çökme sonucu ortaya çıkan boy kısalmasıdır. Erken belirtilerden bir diğeri de özellikle sırtın alt kısmın-da görülen sırt ağrısıdır. Kayıpların devam etmesiyle birlikte menopozun ileri dönemlerinde ke-mikte kırıklar oluşmaya başlar (Edwards ve ark 2006). İlk kırıklar, genellikle troke-lomber ver-tebralarda spontan çökme kırığı şeklinde görülür. Hafif bir yük kaldırma sonucu ani başlayan sırt ve bel ağrısı ile kendini belli eder (Bediz 2003). Ülkemizde yapılmış bir çalışmada kırık vakasının %14.3 olduğu bildirilmektedir ( Erkin ve Akınbingöl 2004).
Osteoporoza bağlı yaralanmalar sonucu, uzun süre hastane bakımı, hareket kabiliyetinde azal-ma, yaşam kalitesinde düşme ve tüm bunlara bağlı depresyona girme sıklığı da artmaktadır. ABD’de sadece tıbbi tedavi için yapılan yıllık harcamalar 13 milyar dolar üzerindedir (Özgürtaş ve ark 2000, Özcebe ve Üstünsöz 2001). İtalya’da 2002 yılında 65 yaş üzerinde kalça frak-türlerinde hastane giderlerinin 400 milyon Euro olduğu tahmin edilmektedir (Rossini ve ark 2005).
NE YAPMALIYIM?
Kaynak: Oğurlu N (2008) Kadınların menopozal yakınmaları ve başetme yöntemlerinin incelenmesi. Adnan Menderes Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü.